ÖZGÜN ARAŞTIRMA | |
1. | Diş hekimliği öğrencileri tarafından alınan dijital periapikal radyografilerin kalite değerlendirmesi Evaluation of digital periapical radiographs obtained by dental students Nilüfer Ersan, Zehra Semanur Dölekoğlu, Erdoğan Fişekçioğlu, Dilhan İlgüydoi: 10.5505/yeditepe.2016.96168 Sayfalar 7 - 10 GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, paralel ve açıortay tekniklerini teorik olarak öğrenen ancak pratik eğitimde dental fantom model üzerinde yalnızca paralel tekniği kullanan 3. sınıf diş hekimliği öğrencileri tarafından açıortay tekniği kullanılarak alınan dijital periapikal radyografilerin kalitesinin değerlendirilmesidir. YÖNTEM ve GEREÇLER: İlk muayene sırasında 3. sınıf öğrencileri tarafından fosfor plaklar ile açıortay tekniği kullanılarak alınan dijital periapikal radyografilerin kalitesi değerlendirildi. Işın kaynağının açısı, filmin yerleştirilmesi ve ışınlanması ile ilgili radyografi hataları, tekrar gerektiren radyografiler ve radyografisi alınan dişlerin tipi kaydedildi. BULGULAR: Bu çalışmada 288 dijital periapikal radyografi (53 maksiller anterior, 26 mandibular anterior, 109 maksiller posterior, 100 mandibular posterior) değerlendirilmiştir. Tekrar gerektiren radyografi oranı %13,5 olarak bulunmuştur. İlgili diş kökünün tümüyle görüntülenememesine bağlı hata, radyografilerin %20.1’inde görülmüştür. ‘Cone-cut’ görülme oranı %28.1 iken, açılandırma hatası radyografilerin %36,8’inde gözlemlenmiştir. TARTIŞMA ve SONUÇ: Bu çalışmada 3. sınıf öğrencilerinin aldığı radyografilerde tekrar oranı yüksek bulunmuştur. Öğrencilerin klinik performanslarının değerlendirilmesi eğitim sürecindeki eksikliklerin belirlenmesi, müfredatın geliştirilmesi ve hasta güvenliğinin sağlanması açısından önemlidir. Müfredat açıortay tekniğinin de pratik eğitime katılmasını içerecek şekilde değiştirilmelidir. |
2. | BT-Race ve HyFlex CM Döner Alet Sistemlerinin Dönme Yorgunluğu Dayanımlarının Değerlendirilmesi Comparison of Cyclic Fatique Resistance of BT-Race and HyFlex CM instruments Vasfiye Işık, Güher Barut, Handan Ersevdoi: 10.5505/yeditepe.2016.69775 Sayfalar 11 - 14 GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, özel ısıl işlemden üretilen HyFlex CM ve elektro-kimyasal yüzey işlemi yapılan BT-Race döner alet sistemlerinin dönme yorgunluğu dayanımlarının karşılaştırılarak değerlendirilmesidir. YÖNTEM ve GEREÇLER: Toplamda 36 adet döner alet kullanılmıştır. BT-Race ve HyFlex CM döner alet sitemlerinin kullanıldığı 2 deney grubunda da üçgen kesite sahip, ISO 35.04 ve 25 mm uzunluktaki eğeler kullanılmıştır. Dönme yorgunluğu testi, 45o eğim açısı, 5 mm eğim yarıçapı ve 1,5 mm iç çapa sahip paslanmaz çelik yapay bir kanal düzeneğinde yapılmıştır. Eğelerin kırılmasına kadar geçen süre bir kronometre ile saniye cinsinden kaydedilmiş ve elde edilen değere göre kırılma anındaki dönme sayısı hesaplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde bağımsız t testi kullanılmıştır. Sonuçlar, anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirilmiştir. BULGULAR: Hyflex CM grubuna ait kırılma anındaki dönme sayısı (532,36±76,60), BT-Race grubundan (294,72±66,17) istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (p=0,0001). TARTIŞMA ve SONUÇ: Özel bir ısıl işlem uygulanarak üretilen HyFlex CM eğelerin döngüsel yorgunluk dayanımları, EP ile yüzey düzeltme işlemi yapılan BT-Race eğelerden daha yüksektir. |
3. | EndoVac, ultrasonik ve manuel aktivasyon tekniklerinin kök kanallarından kalsiyum hidroksit uzaklaştırılmasındaki etkinliklerinin karşılaştırılması Comparison of efficacy of EndoVac, ultrasonic and manual agitation techniques on the removal of calcium hydroxide from root canals Güher Barut, Vasfiye Işık, Faruk Haznedaroğlu, Helin Özkandoi: 10.5505/yeditepe.2016.39974 Sayfalar 15 - 20 GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, EndoVac, pasif ultrasonik ve manuel aktivasyonun kök kanallarından Ca(OH)2’in uzaklaştırılmasındaki etkinliğinin değerlendirilmesidir. YÖNTEM ve GEREÇLER: Toplamda elli beş adet çekim sebebi bilinmeyen insan üst molar dişin palatinal kökü kullanılmıştır. Şekillendime apikal çap 0.45 mm olacak şekilde step-back tekniği ile yapılmıştır. Radyoopak Ca(OH)2 patı yerleştirilen örnekler 37oC ve %100 nemli ortamda 1 hafta süreyle saklanmıştır. Örnekler rastlantısal olarak Ca(OH)2’in uzaklaştırılma tekniğine göre üç gruba (n=15) ayrılmıştır. Grup 1’de MAF olarak belirlenen #45 numara K-tipi eğe ile manuel olarak yıkama solüsyonunun aktive edilmiştir. Grup 2’de pasif ultrasonik sistem (EMS, Nyon, Switzerland) ucuna takılan #25 spreader yardımıyla aktive edilmiştir. Grup 3’te EndoVac ile yıkama yapılmıştır. Negatif kontrol grubundaki (n=5) örneklere Ca(OH)2 yerleştirilmemiş olup, pozitif kontrol grubunda (n=5) kanal içi medikament uygulanmış ancak herhangi bir uzaklaştırma işlemi yapılmamıştır. Örneklerden deneyler öncesi ve sonrasında alınan radyografilerin dijital görüntüleri ImageJ Software programı kullanılarak kuronal, orta ve apikal bölgelere ayrılmıştır. Kalan Ca(OH)2 miktarı yüzde cinsinden değerlendirilmiştir. Verilerin istatistiksel değerlendirilmesinde Kruskal Wallis ve Dunn’s çoklu karşılaştırma testi kullanılmıştır. Sonuçlar, anlamlılık p<0,05 düzeyinde değerlendirilmiştir. BULGULAR: Deney gruplarından bağımsız olarak, kalan Ca(OH)2 miktarı yüzdesi apikalde, kuronal ve orta bölgeye göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek bulunmuştur (p=0,0001). Apikalde kalan Ca(OH)2 miktarı yüzdesi açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlenmiştir (p=0,045). Apikalde manuel grupta kalan Ca(OH)2 miktarı yüzdesi PUI kullanılan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha yüksek bulunmuştur (p<0,05). TARTIŞMA ve SONUÇ: Yıkama ve aktivasyon tekniklerinin hiçbiri Ca(OH)2’i tamamen uzaklaştıramamıştır. Apikal bölgede, EndoVac ve pasif ultrasonik yıkama etkili şekilde Ca(OH)2 uzaklaştırılmasını sağlamıştır. |
4. | Nanofil Rezin Kompozitlerle Restore Edilmiş 107 Anterior Dişin Klinik Olarak Değerlendirilmesi: 32 Aylık Takip Clinical Evaluation of 107 Anterior Teeth Restored with Direct Nanofilled Resin Composite: up to 32 Months Tuğba Toz Akalın, Mahmut Kuşdemir, Harika Gözükara Bağ, Mutlu Özcandoi: 10.5505/yeditepe.2016.87587 Sayfalar 21 - 28 GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmanın amacı, nanofil bir rezin kompozitin klinik performansının sınıf 3 ve sınıf 4 kavitelere yapılan restorasyonlar ile değerlendirilmesidir. YÖNTEM ve GEREÇLER: 107 adet sınıf 3 ve sınıf 4 restorasyon nanofil rezin kompozit ile restore edildi ve daha sonra modifiye USPHS/FDI kriterleri ile değerlendirildi. sonuçlar McNemar ve Marjinal Homojenite ve Kaplan-Meier testleri ile analiz edildi. BULGULAR: 14 adet restorasyonda başarısızlık tespitiyle birlikte %86.8 lik bir restorasyon başarı oranı yakalandı. Nanofil rezin kompozitin 32 aylık periyotta kabul edilebilir bir klinik başarı gösterdiği tespit edildi. TARTIŞMA ve SONUÇ: 2 yıllık takip sonunda renk stabilitesi ve retansiyonun azaldığı belirlendi. |
5. | İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’ne başvuran hastalarda periodontal hastalık farkındalığı Awareness of periodontal disease among the patients applied to Istanbul University Faculty of Dentistry Begüm Yılmaz, Gökçe Aykol Şahin, Ülkü Başer, Funda Yalçın, Utku Onandoi: 10.5505/yeditepe.2016.20591 Sayfalar 29 - 34 GİRİŞ ve AMAÇ: Periodontal hastalık, tedavi edilmediğinde diş kaybına neden olabilen bir hastalıktır. Bu çalışmanın amacı İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’ne başvuran hastaların klinik periodontal ölçümleri ve kendi ifadeleri karşılaştırılarak periodontal hastalık farkındalıklarının değerlendirilmesidir. YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya 250 hasta dahil edilmiştir. Hastaların periodontal hastalık endikasyonları, kanama değerleri, dişeti çekilmesi ve mobilite varlığı değerlendirilmiştir. Sondalamada kanama değerleri modifiye dişeti oluğu kanama indeksi kullanılarak elde edilmiş, dişeti kanaması olan bölgelerin ortalaması >%10 ya da daha az olmasına göre ikiye bölünerek değerlendirilmiştir. Periodontal hastalık endikasyonu klinik ataşman kaybına göre belirlenmiştir. Hastalara klinik muayene öncesi anket formuyla, kendilerine ait demografik bilgileri, sistemik anamnez, sigara içme durumları ve periodontal hastalık algıları ile ilgili sorular yöneltilmiştir. Periodontal hastalık farkındalıkları klinik ölçüm değerleri ile kendi ifadeleri karşılaştırılarak değerlendirilmiştir. BULGULAR: Çalışmada periodontal hastalık ile diş mobilitesi arasında istatistiksel anlamlı bir fark gözlenmiştir (p<0.05). Hastaların dişeti kanama yüzdesi ortalama %31.7’dir. Dişeti kanaması ve dişeti çekilmesi farkındalığı anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Çalışmamızda hastaların %78.6’si dişeti kanamasının hastalık olduğunu bilmesine rağmen sadece %54.1’i kendi dişetlerinin kanadığının farkında olduğu tespit edilmiştir. Periodontal hastalık farkındalığı %42.4’dür. Bu farkındalık öğrenim düzeyi ile karşılaştırıldığında istatistik olarak anlamlı değildir. TARTIŞMA ve SONUÇ: Kliniğimize başvuran hastaların eğitim düzeyinden bağımsız olarak periodontal hastalığa ilişkin bilgilerinin zayıf olduğu, dişeti kanaması ile hastalık ilişkisinin bilinmediği ve dişlerde ancak mobilite olduğunda hastalığı fark ettikleri görülmüştür. |
DERLEME | |
6. | Diş sürmesi Tooth eruption Mihriban Gökçek, Ebru Hazar Bodrumlu, Nurhat Özkalaycıdoi: 10.5505/yeditepe.2016.65375 Sayfalar 35 - 44 Diş sürmesi organizmada görülen gelişimsel bir süreçtir. Geçmişten günümüze bu sürecin işleyişi ile ilgili çok sayıda sürme teorileri ileri sürülmesine rağmen, sürmenin altında yatan mekanizmalar hiçbir zaman tam olarak anlaşılamamıştır. Diş sürmesi ile ilgili; dişlerin üç yönde hareket ediyor olması, farklı hızlarda sürmeleri ve fonksiyonel pozisyona ulaşmasının kalıtımın etkisi altında olması gibi temel parametrelerin biliniyor olması, önceden ortaya atılmış olan bazı teorileri elimine etmektedir. Diğer taraftan ise bu parametreler alveol kemiğin yeniden şekillenmesi ya da periodontal ligamentin oluşması gibi bazı teorilerin de desteklenmesine yol açmaktadır. İnsan ve hayvan dokuları üzerinde yapılan çalışmalar diş sürmesinin analiz edilebilmesine olanak tanımıştır, fakat diş sürmesini harekete geçiren ya da sürme sürecini sona erdiren kuvvetin ne olduğu tam anlamıyla çözülebilmiş değildir. Sürmenin etiyolojisinin bilinmesi sürme problemlerinin çözümünde gerekli bir faktördür ve bu nedenle diş sürmesinin altında yatan mekanizmanın tam olarak anlaşılabilmesi için günümüzde çalışmalar devam etmektedir. Bu derlemenin amacı dişlerin sürmesinde etkili olan faktörlerin incelenerek ortaya atılmış olan sürme teorilerine genel bir bakış açısı sağlamaktır. |
7. | Lingual Ortodontide Mikroimplant Kullanımı Microimplants in lingual orthodontics Gülşilay Sayardoi: 10.5505/yeditepe.2016.07108 Sayfalar 45 - 48 Ortodontik tedavi sırasında ankrajı arttırmak amacı ile geleneksel ağız içi, ağız dışı ankraj mekaniklerinin yanı sıra mikroimplantlar da kullanılmaktadır. Ortodontik tedavi sırasında dikkat edilmesi gereken en önemli konu ankraj kullanımıdır. Bu sayede mutlak ankrajı sağlamak ve hasta işbirliğini ortadan kaldırmak sözkonusu olmaktadır. Estetik diş hekimliğinin önemli bir parçası olan lingual ortodonti tekniğinde de labial ortodontideki gibi ankraj gereksinimi için mikroimplantlar kullanılmaktadır. Lingual ortodontide aşılması gereken en önemli zorluklardan biri üst ön grup dişlerin ankraj ve tork kontrolüdür. Bu derlemenin amacı lingual ortodontide mikroimplant kullanımını incelemektir. Yapılan literatür taraması sonucu mikroimplantların lingual ortodontik tedavide etkin bir şekilde kullanıldığı tespit edilmiştir. |
OLGU RAPORU | |
8. | Soket Kalkanı Tekniği ile İmmediat İmplant Uygulaması: Olgu Raporu Immediat Implantation with Socket Shield Technique: A Case Report Ömür Dereci, Emre Çimendoi: 10.5505/yeditepe.2016.18209 Sayfalar 49 - 52 Soket kalkanı tekniği son yıllarda aşırı kron harabiyetine uğramış anterior dişlerin immediyat implantasyonunda kullanılmaya başlanmış henüz uzun dönem çalışması olmayan bir soket koruma tekniğidir. Aşırı harap olmuş dişlerde diş kronunun çok küçük bir parçasının implant yatağı ile temasta bırakılması ile gerçekleştirilmektedir. Mevcut çalışmada soket kalkanı yöntemi ile immediyat olarak yüklenmiş bir adet olgu tüm klinik aşamaları ile beraber sunulmuştur. |
9. | Konjenital Lateral Eksikliğinin Ortodontik Tedavi Sonrası Hemen Yüklenen İmplant İle Tedavisi: Olgu Sunumu Managing Congenitally Missing Maxillary Lateral Incisor With Immediate Loaded Single-Tooth Implant After Orthodontic Treatment: A Case Report Mücahide Akoğlan, Mehmet Emre Benlidayı, Ufuk Tatlıdoi: 10.5505/yeditepe.2016.20592 Sayfalar 53 - 56 Bu vaka raporunun amacı, konjenital maksiller lateral eksikliği olan hastanın multidisipliner tedavi yaklaşımı ile tedavisinin sunulmasıdır. Yirmi yaşındaki erkek hastanın ağız içi muayenesinde komşu kanin dişin konjenital maksiller lateral diş eksikliği boşluğuna doğru hareket ettiği belirlendi. Yeterli mesiodistal mesafe ortodontik tedaviyle hazırlandı ve bölgeye bir adet dental implant yerleştirildi. Uygun bir kapanış ilişkisi ve estetik bir görünüme ulaşmak için implant geçici kron ile hemen yüklendi. Üç aylık osseointegrasyon ve yumuşak doku şekillenmesini takiben daimi restorasyon yapılarak hastanın tedavisi tamamlandı. |
10. | Rezorpsiyon Tedavisinde İndirekt Ultrasonik Aktivasyon ile MTA Kullanımı: Üç Olgu Sunumu Resorption Treatment Using MTA with Indirect Ultrasonic Activation: Three Case reports Şeyma Şentürk, Fatıma Betül Baştürk, Dilek Türkaydın, Hesna Sazak Öveçoğlu, Mahir Gündaydoi: 10.5505/yeditepe.2016.53824 Sayfalar 57 - 61 Rezorpsiyon kemik, dentin ve sementin geri dönüşlü veya geri dönüşsüz kaybına sebep olan bir süreçtir. İnternal ve eksternal rezorpsiyonların tamirinde Mineral Trioksit Agregatı kullanımı yaygınlaşmaktadır. MTA ile kanal dolumu çeşitli yöntemlerle yapılmaktadır. İndirekt ultrasonik aktivasyon, MTA’nın boşluklara daha iyi dolmasını sağlayan bir metottur. Bu vaka raporunun amacı internal ve eksternal rezorpsiyon vakalarının indirekt ultrasonik aktivasyon kullanılarak MTA ile tamirinin incelenmesidir. |